Paris, romantizmin ve sanatın başkenti olarak bilinse de, son yıllarda şehir duvarları üzerindeki grafitilerle mücadele eden bir belediye yönetimi ile karşı karşıya kalmış durumda. Paris Belediyesi, özellikle son dönemde artan grafiti yazımı nedeniyle sokak sanatçılarına yönelik kaba bir müdahale başlattı. Şehrin estetiğine zarar verdiği düşünülen bu yazılar, sadece vandalizm olarak değil, aynı zamanda toplumsal bir sorun olarak da ele alınmaya başlandı. Bu durum, hem sanatçıları hem de şehir halkını etkileyen tartışmalara yol açtı.
Paris'teki grafiti sorunu, yasa dışı olarak kabul edilen yazımların artışı ile bir nebze karmaşık hale gelmiştir. Grafiti sanatçıları, genellikle sokaklar üzerinde sosyal mesajlar ya da kişisel ifadeler barındıran çalışmalar yaparken, bu durum bazı kesimlerde olumsuz bir algı yaratmaktadır. Belediyenin aldığı yeni önlemler, bu sanat dalının yasal zeminini sorgulamakta ve şehirdeki sanat anlayışını tehdit etmektedir. Grafitilerin estetik bir değer taşıdığı inancında olan sanatçılar, bu tür müdahaleleri şehirdeki sanatsal ortamın daralması olarak görmektedir. Parisians, sokak sanatı ile dolu bir şehirde yaşamaktan mutludur. Ancak grafiklere karşı alınan sert önlemler, bu ortak kültürel mirasa zarar verme endişesini de beraberinde getiriyor.
Paris Belediyesi, grafiti yazanlar için gözaltına alma ve para cezası gibi çeşitli yaptırımları devreye sokma kararı aldı. Bunun yanı sıra, özellikle kentsel dönüşüm projeleri kapsamında boş alanların grafiti ile ele geçirilmesi önlenmeye çalışılıyor. Bu durum, grafiti sanatına bir darbe vurması yanında, sanatçılar için yeni ifade alanları yaratma çabasını da engellemektedir. Yerel yönetim, bir yandan su bazlı boyalar kullanarak grafiti eserlerinin üstünü yıkama yöntemine başvururken, diğer yandan grafiti sanatçılarına yönelik atölyeler ve yasal izin prosedürleri ile bu sanatı destekleme çabası içerisine gireceği yönündeki düşünceler de gündeme geliyor. Ancak pek çok sanatçı, sokak sanatının spontan doğasına dikkat çekerek, bu önlemlerin anlaşılmaz ve kısıtlayıcı olduğunu savunuyor.
Sonuç olarak, Paris Belediyesi’nin grafiticilere karşı yürüttüğü mücadele, sadece şehirdeki sanatsal ortamı değil, aynı zamanda sosyal yapıyı da derinden etkiliyor. Kamu yönetiminin sanatı koruma ve şehir estetiğini sağlama amacı, şehirdeki sokak sanatının evrimini nasıl etkileyecek, merakla bekleniyor. Paris, sanatı ve kültürüyle ünlü bir şehir olarak, grafitinin özüne ve toplumsal mesajlarına hak ettiği yeri verip vermeyeceği konusunda büyük bir dönüm noktasına geliyor.