Son günlerde Türkiye’nin gündeminden düşmeyen acı bir olay, bir çocuğun kaybolmasıyla başladı. Giritli köyünde yaşayan 10 yaşındaki Ali, 5 gün önce oyun oynarken sulama kanalına düştü. Ailesinin ve köylülerin büyük bir üzüntü içinde yürüttüğü arama çalışmalarının ardından, küçük Ali’nin cesedi geçtiğimiz gün sulama kanalında bulundu.
Ali’nin kaybolduğu gün, ailesi onun parkta oyun oynadığını sanarak evdeydi. Akşam saatlerinde eve dönmediğinde, aile bireyleri ilk başta endişelenmedi. Fakat gece yarısı geldiğinde kaygıları artmaya başladı. Hemen köyün muhtarı ve komşuları ile birlikte küçük Ali’nin kaybolduğu bölgede arama yapmaya başladılar. Köydeki herkes, 10 yaşındaki çocuğun bulunması için seferber oldu. Ebeveynler, komşular ve hatta çevre köylerden gelen gönüllüler, sulama kanalının çevresini didik didik etti.
Arama çalışmalarının başlamasıyla birlikte, jandarma ve AFAD ekipleri de olaya müdahale etti. Sulama kanalı boyunca her bir karış arazi dikkatlice tarandı. Ancak günler geçtikçe üzüntü ve kaygı da artıyordu. Aile, her gün gün doğumuyla birlikte çocuğunun bulunacağı umudunu taşırken, köylüler de Ali’nin geri dönmesini beklemek için dua ediyordu. Fakat efsanevi bekleyişin ardındaki kaygı, zaman ilerledikçe daha da yoğunlaşmaya başladı.
Beşinci gün, köyün sakinleri ve arama kurtarma ekipleri, sulama kanalında yoğun bir çalışma yürütüyordu. Nihayet, üzüntü verici bir haber geldi. Yüzlerce insanın umutla beklediği an, bir cesedin sulama kanalında bulunduğu bilgisiyle patlak verdi. Bu gelişme, köyde büyük bir sessizlik ve sonra hüzün getirdi. Elde edilen sonuçtan sonra aile, derin bir üzüntüye boğuldu. Ali’nin kaybolmasından bu yana umudunu kaybetmeyen ailesi, artık sonun geldiğini kabullenmek zorunda kaldı.
Küçük Ali’nin cesedi, yapılacak otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı. Arama kurtarma ekibi, olayın nasıl gerçekleştiği ile ilgili detaylı bir inceleme başlattı. Köyde olan biteni izleyenler, olayın meydana gelmesinin ardından çocuğun güvenliği konusunda hassaslaşmaya başladılar. Büyük bir hüzünle kaybedilen hayatın yanı sıra, sulama kanallarının güvenliği ve çocukların korunması konularında ciddi bir tartışma başladı.
Küçük Ali’nin hayatını kaybetmesi, ailesini olduğu kadar, tüm köyü ve çevresini derinden sarstı. Olayın ardından, köylüler alanın etrafına güvenlik ağları çekmeyi ve sulama kanallarının kapatılması için ilgili makamlara başvurmayı kararlaştırdılar. Herkes, benzer bir durumun bir daha yaşanmaması için önlemler alınması gerektiğinin bilincine vardı.
Aile, kaybettikleri küçük Ali’nin anısını yaşatmak için etkinlikler düzenlemeyi planlıyor. Yakın zaman içinde düzenleyecekleri anma töreniyle Ali’ye son görevlerini yapmak istiyorlar. Aile üyesi ve köylüler, bu hüzünlü olayın başka çocukların başına gelmemesi için daha fazla sessiz kalmayacaklarını dile getiriyorlar. Ali’nin hayati, kaybolmasıyla birlikte bir çok insanın hayatında derin izler bıraktı ve bu izlerin silinmesi kolay olmayacak.
Bu trajik olay herkes için bir hatırlatma oldu. Çocukların güvenliği, ailelerin en büyük kaygılarından biri. Köyde, bu tür olayların önüne geçebilmek için alınması gereken önlemler hakkında yapılacak ilk toplantıda, herkesin fikirleri paylaşılacak. Ki bu sayede yaşanan acının tekrarlanmaması için toplum olarak daha dikkatli davranmaları gerektiğine dair ortak bir bilinç oluşturulacak.
Küçük Ali’nin acı kaybı, yalnızca bir ailenin değil, bir toplumun yüreğini yaktı. Herkes, çocukların güvenliği hakkında daha fazla bilinçlenmek ve bu konuda yeterli adımlar atmak için ortak bir çaba gösterecek. Ali’nin hatırası, bu çabayı destekleyecek en büyük motivasyon kaynağı olacak.